Examples of using "Apresurado" in a sentence and their turkish translations:
Acele ile öğle yemeği yedim.
Aceleci olmayın.
Bu kadar aceleci olmayın.
Tom'un acelesi vardı.
Aceleniz var mı?
O kadar az zamanım vardı ki öğle yemeğini aceleyle yemek zorunda kaldım.
Tom'un acelesi vardı bu yüzden yatağını yapılmamış olarak bıraktı.
ve müteahhitleri karmaşık Apollo uzay aracının tasarımını aceleye getirdi.