Examples of using "¿podríamos" in a sentence and their turkish translations:
Okuyabiliriz.
Yürüyebiliriz.
Fransızca konuşabilir miyiz?
Belki bir ateş yakabiliriz
Konuşabileceğimizi düşündüm.
Bir kitap yazabiliriz.
nasıl tıpkı eski biçimde yaşamaya devam ederdik ki?
Hatta şunu da söyleyebiliriz,
- Onun yeteneklerini küçümsemiş olabiliriz.
- Onun yeteneğini hafife almış olabiliriz.
Onun yerine onu pazartesi günü yapabilir miyiz?
Biz şanslı olabiliriz.
Onu yapabileceğimizi belirtiyorum.
Yarın hepiniz ölebilirsiniz.
Onu durduramayacağımızı düşündük.
Çok fazla zamanımız olmayabilir.
Global kronik hastalıklardaki eğilimlere ölçeklenebilir
Onların acılarıyla empati kurmayı seçemez miyiz?
Başarabileceklerimizi görmek istedik.
İnsanlara şunu dedirtebilir miyiz:
Bunu birlikte yapabileceğimizi düşündüm.
Daha sonra buluşabileceğimizi düşündüm.
Sanırım iyi arkadaşlar olabiliriz.
Ölebiliriz.
Önümüzdeki yıl fransızca çalışabiliriz.
Neyse ki belki de bunu yapmak zorunda değiliz.
Dünyanın herhangi bir yerinde gençlerin kendi dilerinde
"Siyasi tutuklular" diyebileceğin bizler
Havadaki karbondioksiti kazıyacak büyük makineler
bizim ise anca o zaman haberimiz olabildi
biz bir adım bile ilerleyemedik
Bizde o dönemde ise tek başına bile gidebiliyordu
Su olmasaydı, yaşayamazdık.
Seni 2.30'da karşılayabiliriz.
Deneyebiliriz.
Güneş olmasa yaşayamayız.
Belki bir ara buluşabiliriz ve öğle yemeği yiyebiliriz.
o olmasaydı şu an burada olmayabilirdik.
ve kaçırmış olabileceğimiz dünyaları bize gösterdiğini hatırlayın.
ve düşündük de bir canlı yayın sırasında aranıza katılalım dedik.
Sınırsız potansiyelimize nasıl erişebileceğimizi bilmek istedim.
Geçen yıl yaptığımız gibi birlikte dışarı çıkabiliriz.
Mars yaşayabileceğimiz geleceği parlak bir yer.
Kanatlarımız olsaydı, aya uçabilir miydik?
Ben dışarı çıkabileceğimizi ve yiyecek bir şey alabileceğimizi düşündüm.
Bütün gün burada kalabileceğimizi düşündüm.
Bugün eve yürüyebileceğimizi düşündüm.
Görülebilir olmadığını düşündüğümüz şeyleri gördük.
Bu asla olmamış gibi yapabilirdik.
nasıl tekrar ulus olarak doğruyu başarabileceğimizi merak ettim.
Ben de düşünmeye başladım, nasıl yapsak da günlük toplantılarımızda
4 trilyon dolarlık bir değer ortaya çıkarmış oluruz.
Su olmasaydı, yaşayamazdık.
Hava düzelene kadar burada kalabilirsiniz.
Güneş olmasaydı, dünyada yaşayamazdık.
eski savaşlarımızı Çin ve Rus kaynaklarından öğrenebiliyorduk
Yardımın olmadan planımızı uygulayamayacağız.
Gökyüzünün görünüşüne bakılırsa yarın kar yağabilir.
Bizim her an ölebilir olduğumuzu bilmek üzücü.
Biraz daha hızlı yürürsek onu zamanında yapabiliriz.
Ona yapabileceğimiz bir şeyin eğlenceli olabileceğini biliyorum.
Sanırım Tom'u kendimiz bulmaya çalışabiliriz.
Birbirimizden birçok şey öğrenebiliriz.
Yani, şöyle düşünebilirsin -- ki sadece finansta da değil:
Bir günde yiyebileceğimizden daha fazla elmamız var.
İlacı bastığımızda, biraz eğlenceli ayrıntı ekleyebiliriz.
- Eğer hava olmasa dünyada yaşayamayız.
- Hava olmasaydı dünyada yaşayamazdık.
Bizim daha fazla gönüllüye ihtiyacımız yok ama biz biraz daha fazla para kullanabiliriz.
Kırsaldan gelen insanlar hakkında kötü konuşmayalım. Onlar olmadan Paris'te yaşayamadık.
Bakın, şu çıkıntı yapan kayalığın altına sığınabiliriz. İhtiyacınız olan bu, sadece güneşten kaçıp gölgeye girmek.