Examples of using "Surto" in a sentence and their turkish translations:
işte karıncalar bu salgıyı çek seviyor
Avrupa'da kızamık salgını var.
"Sağlık yetkilileri endişe verici bir SARS salgınını kontrol altına almaya çalışıyor"
Peki, bu pazarların koronavirüs salgını ile ne alakası var…