Examples of using "Grave" in a sentence and their turkish translations:
- Kötü mü?
- Bu kötü mü?
- Kötü müdür?
Ciddi bir hata yaptım.
Durum önemli.
- O ciddi midir?
- Ciddi mi?
Tom'un hastalığı ciddi mi?
Bir tanesi çok ciddiydi.
Ciddi bir suç işledi.
Onun derin bir sesi var.
O büyük bir hata yaptı.
Bu çok ciddi bir suç.
O ciddi bir hataydı.
O, ciddi bir hata yaptı.
Sorun daha kötüydü.
Hiç ciddi bir hastalığa yakalandın mı?
Hiç ciddi bir hastalık geçirdiniz mi?
Testte kötü bir hata yaptım.
Ciddi bir suç işlemedin.
- Obezite ciddi bir sorundur.
- Şişmanlık ciddi bir sorundur.
peki ya durum daha ciddi ise
O şiddetli burun tıkanıklığından dolayı acı çekti.
Tom'un durumu ciddi değil.
Sinyal sesinde, lütfen mesajınızı kaydedin.
Tom hasta, ama ciddi değil.
Tom'un kazası çok ciddiydi.
Libya'ya saldırmak ciddi bir hataydı.
Fırtınanın ekonomi üzerinde ciddi bir etkisi vardı.
Ciddi bir sorunum var.
Tom kötü bir araba kazası geçirdi.
Şamanlarda mezarı mertebesine ve konumuna göre
Havaalanın yakınlarında yaşayanlar için gürültü en ciddi problemdir.
"Sağlık yetkilileri endişe verici bir SARS salgınını kontrol altına almaya çalışıyor"
Silahlı üç kurban kritik durumda.