Examples of using "Coronavírus…" in a sentence and their turkish translations:
Yeni koronavirüs çok bulaşıcı.
Bu hikaye koronavirüsle ilgili bir şeye dikkat çekiyor...
devlet böyle koronavirüs gibi şeylerle uğraşırken
koronavirüs önlemleri çatısında uzaktan eğitime başlandı
Bir virüs böyle görünür örneğin koronavirüsü.
Koronavirüs gibi salgınlarda, hastanelerin kapasitesinin dolması durumunda,
Peki, bu pazarların koronavirüs salgını ile ne alakası var…