Examples of using "Residência" in a sentence and their turkish translations:
bu karınca rezidansı
işte rezidans deyince gözünüzün önüne rezidans geldi gerçekten ama
deyim yerindeyse farklı bu müteahhit gibi rezidans yapıyor
Polis bölgedeki her ev sahibi ile görüştü.
Benim henüz bir evim yok.
Bu durum pekçok yabancı şirketi mali merkezlerini İsviçre'de kurmak için cesaret veriyor.