Examples of using "Diferente" in a sentence and their turkish translations:
Ben farklıyım.
O farklı.
onun dışında ise
Bu farklı.
birazcık farklı
O farklıydı.
Tom farklı.
Her şey farklı.
Sen farklısın.
- Ben çok farklı mıyım?
- Çok farklı mıyım?
Bu farklıdır.
O farklı.
O sadece farklı hissediyor.
Farklı görünüyorsun.
Farklı olmak istemiyorum.
Farklı bir şey yemeye çalış.
Herkes farklı bir şey istiyor.
Tom gerçekten farklı.
sanki biraz daha farklı gibi
Farklı bir örnekte şöyle
Bugün farklı görünüyorsun.
O, farklı olmak istiyor.
Bir şey farklı.
Tom bugün farklı görünüyor.
Farklı hissediyorum.
Şimdi her şey farklı.
Farklı bir yaklaşım öneriyorum.
Bu tamamen farklı.
Her biri farklıdır.
Her insan farklıdır.
Şimdi o tamamen farklı.
Bu tamamen farklı.
O zamanlar farklıydı.
Oldukça farklı.
Orada bir şey tamamen farklı.
O her zaman farklıydı.
Ben her zaman farklıydım.
O her zaman farklıydı.
Bu sefer farklı olacak.
Bu yıl farklı olacak.
Farklı bir şey istiyorum.
Benim durumum farklı.
Tom'un farklı olduğunu düşünmüştüm.
Sen çok farklısın.
Burnu çok orijinal.
Chicago Boston'dan çok farklı.
Farklı bir hedef peşindeler.
iyi de neden farklı?
Değişik bir yapıya sahipler
Bambaşka bir dünyaya adım atıyorsun.
Bana farklı bir örnek ver.
Sadece farklı olmak istiyorum.
Farklı bir düşüncem var.
Tom farklı bir yaklaşım denedi.
Tom benden farklı.
- Tom oldukça farklı bir şey beklemişti.
- Tom çok farklı şeyler beklemişti.
Avustralya farklı değil.
Her zaman farklı olmak istedim.
Bugün sesin farklı gibi geliyor.
Farklı bir şey bekliyorduk.
Samuel Pierpont Langley farklıydı.
Ben çok mu farklıyım?
Burada her şey çok değişti.
O kopya, orijinalinden farklı.
Amerikalılar Japonlardan farklı bir şekilde cevap verirdi.
Farklı bir şey denemek zorunda kaldım.
- Tom'un farklı olduğunu biliyorum.
- Tom'da bir farklılık olduğunu biliyorum.
Benim kameram seninkinden farklıdır.
Babamla aynı görüşü paylaşmıyorum.
Tom bir şekilde farklı görünüyor.
Tom senin farklı olduğunu söyledi.
Farklı bir mekana gidebilir miyiz?
Bu başka bir mesele.
Mary annesinden çok farklı.
Bu farklı bir şey. İlginç bir şey.
Onun cevabı benimkinden farklıdır.
Herkesin fikri farklıdır.
Benim fikrim seninkinden oldukça farklı.
Onun çok farklı olduğunu fark ediyor musun?
Çünkü Covid-19 çok farklı.
Bu defa farklı olacağını gerçekten düşündün mü?
Neden şimdi herhangi bir farklı olmalı?
Bu düşündüğümden farklı.
O diğer çocuklardan her zaman farklıydı.
Yarın bugünden hiç farklı olmayacak.
Herkes farklı bir şey yapmayı planlıyor.
Ben farklı şeyler görüyorum.
Tom diğer çocuklardan her zaman farklıydı.
O diğer çocuklardan her zaman farklıydı.
Başka bir şey düşünmüş gibi görünüyorsun.
- Senin cevabın benimkinden farklı.
- Senin yanıtın benimkinden farklı.