Examples of using "Pouquinho" in a sentence and their turkish translations:
Bana sadece biraz ver.
Biraz daha uzun bekleyebilir miyiz?
Bu biraz zaman alabilir.
Hatta biraz meraklı değil misin?
Sadece biraz süt kaldı.
Onu hiç sevmiyorum.
Evet, birazcık.
Şişede biraz süt kaldı.
Ben sadece biraz daha uzun kalacağım.
Sadece biraz daha uzun kalmayacak mısın?
Biraz daha tuz ilave edelim mi?
O konuda biraz konuşabilir misin?
Ben biraz daha kahve alabilir miyim?
Bardakta birazcık su var.
Biraz daha bifteğe ne dersin?
Tom sadece biraz Fransızca konuşabilir.
O, senden biraz daha uzundur.
Steroyu biraz kısar mısın?
Neden bize kendin hakkında küçük bir şey söylemiyorsun?
Bu sabah Tom biraz daha iyi hissediyor.
O, dün biraz gergin görünüyordu.
Tom sadece benden biraz daha kısa.
Biraz daha kalamaman çok kötü.
Sanırım biraz dinlenmelisin. Solgun görünüyorsun.
- Oldukça üzgün görünüyorsun.
- Oldukça yıkılmış görünüyorsun.
- Oldukça bezgin görünüyorsun.
Biraz daha uyumak istiyorum.
Uzun süredir beklediğini biliyorum fakat sadece biraz daha bekler misin?
- Biraz daha sabırlı olsaydın, bulmacayı yapabilecektin.
- Birazcık daha sabırlı olsaydın yapbozu bitirebilirdin.
Birçok yabancı dilden az biraz anlarım, ama hiçbirinde akıcı değilim.
Bir göz atabilir miyim?
Tom, Mary'den biraz daha büyük.
Ben kimim? Size küçük bir ip ucu vereyim. Ben diğer kızlar gibi değilim. Ben birazçık farklıyım!