Examples of using "Fase" in a sentence and their turkish translations:
Savaşta yeni bir aşamaya giriyoruz.
Tom son zamanlarda zor bir dönemeçten geçiyor.
Masi, zehrin cehenneminin sonraki safhası olan
Okyanusun en büyüleyici yüzünü sergilemesiyse
Ay, Afrika Savanı'nda neredeyse en karanlık evresinde.
insanların geçim sıkıntısını hat safhada anlattı
Bu noktada, bir ahtapotun hayat aşamalarını iyi biliyordum.
Oğlum bu aşamada su altındaki her şeyle çok ilgiliydi.