Examples of using "Numa" in a sentence and their turkish translations:
Biz büyük bir şehirde yaşıyoruz.
Bir çiftlikte doğdum.
Biz bir çadırda uyuduk.
elime bir silah değil bir kamera aldım.
Ben küçük bir kasabada yaşıyorum.
Hiç partide dans ettin mi?
Küçük bir kasabada yaşamak istiyorum.
Bir sınavda hiç kopya çektin mi?
O bir fabrikada çalışıyor.
Onlar bir yerel idarede yaşıyor.
Küçük bir kasabada yaşıyorum.
Ben bir çiçekçi dükkanında çalışıyorum.
Tom bir çiftlikte yaşadı.
Tom bir görevde.
Tom bir görüşmededir.
Bir fırında öğle yemeği yedim.
Tom bir malikanede yaşıyor.
Bir yürüyüşte ona eşlik ettim.
Ben bir çiftlikte çalıştım.
Ben bir kasabada yaşıyorum.
Bir kentte yaşamak istiyorum.
Onlar bir evde yaşar.
O bir el arabası üzerine tökezledi.
Ben bir devlet okulunda okuyorum.
Tom bir pizzacıda çalışır.
Onu bir dergide okudum.
Hiç kiliseye gitmedim.
Elektrikli çit üzerine işeme.
Ben her zaman orta hızda araba sürerim.
Ben bir turizm acentesinde çalışıyorum.
Eşyaları bir kutuya koyabilirim.
bunları inşa etmeye başladık.
Kaza bir kavşakta yer aldı.
Büyük bir şehirde yaşamak istiyorum.
O, küçük bir köyde büyüdü.
O, rahat küçük bir evde yaşar.
Çok uzun bir yatak üzerinde uyuduk.
Ben ufak bir kasabada büyüdüm.
Küçük bir kentte büyüdü.
Kahve demliğinde su kaynatıyor.
Annem bir fabrikada çalışıyor.
Suyu bir tencerede kaynatıyorum.
Güvenlikli bir sitede yaşıyor.
O bir pusuda yakalandı.
Tom yoğun bir caddede yaşıyor.
Fakir bir ailede büyüdüm.
Tom bir sandalyede oturuyor.
Tom çok büyük bir köşkte yaşıyor.
- Benim babam bir fabrikada çalışır.
- Babam fabrikada çalışır.
Yatakta uyumam.
Bir partide tanıştık.
Tom kahverengi bir evde yaşıyor.
Bir sınavda hiç kopya çektin mi?
Kent bir ova üzerindedir.
Tom büyük bir evde yaşıyor.
Tom çok büyük bir evde yaşıyor.
O, büyük bir evde yaşıyor.
Mari büyük bir firmada çalışır.
Avcı bir tilki vurdu.
Onlar Tom'u bir sedyenin üstünde içeri getirdiler.
Ben bir karyolada uyurum.
Tom kırsal bir alanda yaşıyor.
Durumun bizim için çok zor olduğunu biliyorum.
Ben küçük bir kasabada büyüdüm.
Onlar çantada 12 milyon dolar buldular.
Matrix gibi bir hikâyede
Bir saniyeden az sürede geri sarıyor.
Bir kilisede genellikle org bulunur.
Bir taşla iki kuş vurmak.
İyi bir evde yaşamak istiyorum.
Tom yaşadığımız aynı alanda yaşıyor.
Sülfür mavi bir alevle yanar.
Amcam bir üniversitede İngilizce öğretir.
Onlar çok güzel bir evde yaşarlar.
Ben çok küçük bir sandalyede oturuyorum.
Geçen hafta bir kavgaya karıştık.
Çok güzel bir evdeyim.
Her zaman bir konakta yaşamak istedim.
Bir partide Tom'la karşılaştım.
Lisede Fransızca öğretirim.
Ben yumuşak bir yatakta uyumayı seviyorum.
Bir IAA toplantısındaydım.
Paramı bir cüzdana koydum.
Bir kafede kahve içiyorum.
Bay Shimada bir osteopatik kliniğinde çalışıyor.
Tom Lowa'da bir çiftlikte büyüdü.
Bunları bir kutuya koyar mısın?
Hiç kırsal alanda yaşadın mı?
Parti büyük bir odada gerçekleşti.
Soğuk bir Aralık gecesinde öldü.
Tom bir kano içerisinde nehrin aşağısına gitti.
Büyük ekranda çok daha iyi.
Çok dindar bir ailede dünyaya geldi.
Tırtıl kendini bir kelebeğe dönüştürür.