Examples of using "Distante" in a sentence and their turkish translations:
Sen uzak görünüyorsun.
Yarın uzak bir kuzen geliyor.
şu uzaktaki vahaya doğru gideriz...
O, ona uzaktan akrabadır.
Tom bugün çok mesafeli görünüyor.
Tom soğukkanlı, mesafeli ve kibirli.
Ne kadar uzakta?
Tom benim uzaktan bir akrabam.
Tom Mary'nin uzak bir akrabası.
Neptün güneşten en uzak gezegendir.
O buradan uzak mı?
Tom Boston'dan çok uzak olmayan küçük bir kasabada yaşıyor.
sıcak dolayısıyla uzakta parlayan bir yansıma görebilirsiniz.
tek yapmamız gereken şey birazcık mesafeli olacağız
O uzaktaki uzaylıyla bizim şimdimiz aynı değildir.
Çocukları göletten uzak tut.