Translation of "Carrinho" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Carrinho" in a sentence and their turkish translations:

Repare que há aqui um carrinho.

Bakın, orada bir el arabası var.

Vamos puxar o carrinho. Vá lá!

Onu bu tarafa çekelim. Hadi.

Isto é tudo o que sobrou... ... do carrinho.

El arabası sisteminden geriye kalan tek şey bu.

Coloque a água suja no carrinho e saia

pramit'in içerisine pis su koy arınarak çıksın

Tom empurrou o carrinho de compras para sua mãe.

Tom, annesi için alışveriş sepetini itti.

Vi o Tom empurrando um carrinho de bebê pela calçada.

Tom'un kaldırımdan aşağı bir bebek arabası ittiğini gördüm.

Se usarmos o carrinho e a corda, manter-nos-emos na direção certa.

Bu el arabasını ve güzergâhı kullanırsak doğru yolda ilerlememizi sağlayacaklardır.

A criança a dormir no carrinho de bebê tem a beleza de um anjo.

Bebek arabasında uyuyan bebek, bir melek kadar sevimli.

- Tom encheu a carriola com areia.
- Tom encheu o carrinho de mão com areia.

Tom el arabasını kum ile doldurdu.