Translation of "Antiquada" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Antiquada" in a sentence and their turkish translations:

- Eu sou antiquado.
- Sou antiquado.
- Eu sou antiquada.
- Sou antiquada.

Ben eski kafalıyım.

Sua opinião parece ser antiquada.

Sizin fikirleriniz güncelliğini yitirmiş gibi görünüyor

Minha filha diz que eu sou antiquada porque não uso celular.

Kızım eski kafalı olduğumu söyler çünkü cep telefonu kullanmam.

Minha avó colheu um punhado de grãos verdes, despejou-os em uma panela velha, torrou-os pacientemente, triturou-os em um almofariz de madeira com um pilão de cobre, comprimiu cuidadosamente o resultado em uma antiquada cafeteira húngara, colocou-a em um bandeja e, duas horas mais tarde, tínhamos café.

Anneannem bir avuç yeşil fasulyeyi çıkardı. Onları eski bir tavanın içine döktü. Sabırla onları kızarttı, bakır kulplu bir ahşap el değirmeninde öğüttü, sonucu eski moda bir Macar espresso makinesi içine sıktı, onu bir tepsiye koydu ve iki saat sonra, o kahveydi.