Translation of "Udito" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Udito" in a sentence and their turkish translations:

Ha un udito eccellente.

Dişinin duyuşu çok kuvvetli.

Tom ha un buon udito.

Tom'un iyi işitme duyusu var.

Hanno perso il loro udito.

- Duyma yetilerini kaybettiler.
- Sağır oldular.

Beethoven perse il suo udito gradualmente.

Beethoven yavaş yavaş işitmesini kaybetti.

Avete certamente causato dei danni al vostro udito.

işitmenize zarar verecek bir şey yaptığınızdan emin olabilirsiniz,

Il mondo avrebbe mai udito le voci del movimento?

Dünya, protestocuların sesini duyabilir miydi?

HS: Quando le ho messe a portata di udito,

HS: Onları aynı duyu menziline koyunca

Si affidano al loro udito eccellente per percepire il pericolo.

Tehlikeyi sezmek için duyma yetilerine güvenirler.

A causa della sua età avanzata, mio ​​nonno non ha un buon udito.

Dedem yaşından dolayı pek iyi duyamıyor.