Examples of using "Perso" in a sentence and their turkish translations:
- Kaybettin.
- Sen kaybettin.
Zaman kaybettin.
- Bir şey mi kaybettin?
- Bir şey kaybettin mi?
Zayıfladın mı?
Zayıfladın.
Hiç kaybettin mi?
Kayboldum.
Onlar kaybetti.
Sen kaybettin, vazgeç!
Tom ne kaybetti?
Oyunu kaybettin.
Çok kan kaybettin.
Bu defa ne kadar kaybettiniz?
Hiç kaybolmadın.
Mary'yi kaybettin, değil mi?
Sen tekneyi kaçırdın.
Bir küpe kaybettin.
Makbuzu mu kaybettin?
Bakış açısını kaybettin.
O kilo kaybetti.
Çok şey kaçırdım mı?
Zaman kaybettiler.
O, Mary'yi kaybetti.
- Biz oyunu kaybettik.
- Biz maçı kaybettik.
Biz kaybettik.
Kayboldum.
Oyunu kaybettim.
Şimdi her şey kaybolacak.
Kafanı kaybettin!
Kayıp için ona pes etmemelisin.
Numaranı kaybettim.
Bahsi kaybettin, değil mi?
- Şansını yitirdin.
- Şansını kaybettin.
Sadece bir bahis mi kaybettin?
Üzgünüm, treni kaçırdım.
Benim gözlüğümü kaybettim.
- Son zamanlarda kilo kaybettim.
- Son zamanlarda kilo verdim.
Tüm ümidini kaybetti.
Tom yolunu kaybetmiş olabilir.
Tom yolunu kaybetmiş olabilir.
Çok zaman kaybettik.
Çok kaybetmedik.
Ben yerimi kaybettim.
Her şeyi selde kaybettik.
Hesabı şaşırdım.
Çok kan kaybettim.
Biz henüz kaybetmedik.
Dolma kalemimi kaybettim.
Ben arkadaşlarımı kaybettim.
…ama kaybolmuştum.
Maymunumuz zifiri karanlıkta kayboldu.
Her şey kayboldu.
Ben ilhamımı kaybettim.
Tom kayboldu.
O, uçağını kaçırdı.
Biz ne kadar kaybettik?
Güç kaybettik.
Bir şey kaybettim.
Huzurumu kaybettim.
Otobüsü kaçırdım.
Seni kaybettiğim için üzgünüm.
Dolma kalemimi kaybettim.
Yaklaşık 80 sent kaybettim.
Onu kaybettim.
Tom şimdi her şeyi kaybetti.
Sence Tom kilo verdi mi?
- Kilo kaybettiğimi düşünüyor musun?
- Sence kilo verdim mi?
Biraz kan kaybettin.
Kaybettiğin küpeyi buldum.
Treni kaçırdın, değil mi?
Anahtarlarınızı ne zaman kaybettiniz?
Kaybolan zamanı telafi etmeliyiz.
Anahtarlarımı kaybettim.
Ben kalemimi kaybettim.
Kalabalıkta kayboldum.
Ben arkadaşlarımı kaybettim.
Motivasyonumu kaybettim.
Tom'un izini kaybettim.
Dün son otobüsü kaçırdım.
Trenimi kaçırdım.
Biletimi kaybettim.
Fırsatımı kaçırdım.
Neredeyse treni kaçırıyorduk.
Biz şemsiyelerimizi kaybettik.
O, şemsiyesini kaybetti.
- Anahtarımı kaybettim.
- Benim anahtarımı kaybettim.
- Ben anahtarımı kaybettim.
Şemsiyeni kaybettin.
Onların hepsi itibarını kaybetti.
Ben az önce treni kaçırdım.
- Az önce treni kaçırdı.
- Şimdi treni kaçırdı.
O az önce treni kaçırdı.
Biz treni kaçırdık.