Examples of using "Perse" in a sentence and their turkish translations:
O onu kaybetti.
O onu kaybetti.
O her şeyi kaybetti.
Dengesini yitirdi.
O her şeyi kaybetti.
O dengesini kaybetti.
O, Mary'yi kaybetti.
O, Mary'yi kaybetti.
Tom onu kaybetti.
Mary onu kaybetti.
- Adam bütün umudunu yitirmişti.
- Adam bütün ümidini kaybetmişti.
Tom kayboldu.
- Kaybolduk.
- Biz kaybolduk.
- Onları nerede kaybettin?
- Onları nerede kaybettiniz?
Nobuhiko Takada, Hikson Grasy'e karşı kaybetmişti.
Beethoven yavaş yavaş işitmesini kaybetti.
O, saatini kaybettiğinde umursamış gibi görünmüyordu.
- O hafızasını kaybetti.
- Hafızasını kaybetti.
- Hafızasını yitirdi.
O bir kitap kaybetti.
O bir kitap kaybetti.
O, karizmayı çizdirdi.
- O, görme duyusunu kaybetti.
- O görme yeteneğini kaybetti.
Bir küpe kaybetti.
O, iddiayı kaybetti.
O, bahsi kaybetti.
- O işini kaybetti.
- İşini kaybetti.
Tom dengesini kaybetti.
Tom bilincini kaybetti.
O treni kaçırdı.
Tom'un gözü karardı ve Mary'ye vurdu.
Tom her şeyi kaybetti.
Tom, Mary'yi kaybetti.
O, hesabı şaşırdı.
Lucy Mary'yi kaybetti.
Tom işitmesini kaybetti.
Tom kayboldu.
Leyla her şeyi kaybetti.
Hepiniz kayıp mısınız?
O, parkta kayboldu.
O elçantasını kaybetti.
O şehirde kayboldu.
Köpeğini kaybetti.
Köpeğini kaybetti.
Onlar kayboldular.
Tom gözlüğünü kaybetti.
Sami bütün parayı kaybetti.
- Tom işini kaybetti.
- Tom kovuldu.
Belki de treni kaçırdı.
Tom öfkeden kendini kaybetti.
Bir gün, Pablo, Guatemala cangılında kayboldu.
Tom çok fazla kan kaybetti.
Tom aniden bilincini kaybetti.
Tom bir bacağını kaybetti.
Tom bir parmak kaybetti.
Tom boşa zaman harcamadı.
Tom, 30 kilogram verdi.
Birisi bir cüzdan kaybetti.
Tom umudunu kaybetti.
Tom otuz pound kaybetti.
Tom serinkanlılığını kaybetti.
Tom hesabını şaşırdı.
Tom sabrını kaybetti.
Tom treni kaçırdı.
Tom karısını kaybetti.
Tom gene kaybetti.
Tom, 30 kilogram verdi.
Tom sesini kaybetti.
Tom hafızasını kaybetti.
Tom yarışı kaybetti.
- Tom bahsi kaybetti
- Tom bahisi kaybetti.
Tom cüzdanını kaybetti.
Tom görme yeteneğini kaybetti.
Tom aklını kaybetti.
Tom oyunu kaybetti.
Tom bir kolunu kaybetti.
Leyla çok kan kaybetti.
Sami babasını kaybetti.
Mary anahtarı kaybetti.
Telefonunu kaybetti.
Biletini kaybetti.
Cüzdanını kaybetti.
Saatini kaybetti.
Ne kaçırdık?
Tom parasını kaybetti.
Tom arkadaşlarını kaybetti.
İşine olan ilgisini yitirdi.
Tom, arabanın kontrolünü kaybetti.
Dengesini kaybetti ve düştü.
Onları kaybettiğimizi düşünüyorum.
Onları kaybettik gibi geliyor.
Sanırım kaybolduk.
O yeni saatini kaybetti.
- O, şemsiyesini yine kaybetmiş.
- Şemsiyesini gene yitirdi.
Tracy gözlüğünü kaybetti.