Translation of "Cominciava" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "Cominciava" in a sentence and their turkish translations:

Gina cominciava a sentirsi lusingata.

Gina dalkavukluk etmeye başlıyordu.

La pioggia cominciava a trasformarsi in neve.

Yağmur kara dönüşmeye başladı.

Mentre quel sogno finiva, ne cominciava un altro.

Bir hayal sona ererken diğeri başlıyordu.

Ci domandarono se sapessimo quando cominciava il film.

Onlar bize filmin ne zaman başladığını bilip bilmediğimizi sordular.

Alice cominciava a diventare molto stanca di stare seduta accanto a sua sorella sulla sponda e di non avere nulla da fare: una volta o due aveva gettato uno sguardo sul libro che stava leggendo sua sorella, ma non conteneva alcuna immagine o conversazione, "e a cosa serve un libro," pensò Alice, "senza immagini o conversazioni?"

Alice nehir kıyısında kız kardeşinin yanında oturmaktan sıkılmaya başlamıştı ve yapacak da bir şeyi olmadığından bir iki kez kız kardeşinin okuduğu kitaba çaktırmadan bakıverdi fakat kitapta resim ya da diyalog yoktu, Alice de "resimsiz ve diyalogsuz bir kitap ne işe yarar" diye kendi kendine düşündü.