Examples of using "Sorella" in a sentence and their turkish translations:
Ben senin kız kardeşinim.
- O senin kız kardeşin mi?
- O, kız kardeşin mi?
Bir kız kardeşin var mı?
Kız kardeşini tanıyorum.
Ve senin kız kardeşin!
O senin kız kardeşin mi?
Kız kardeşin orada mı?
Kız kardeşimle tanıştın mı?
Kız kardeşini aradı.
O, senin kız kardeşin değildi.
Kız kardeşimi gördün mü?
Kız kardeşin ne kadar güzel!
Kız kardeşini seviyor musun?
- Kız kardeşin orada çalışıyor mu?
- Kız kardeşin orada mı okuyor?
Ben senin kız kardeşini sever.
Senin kız kardeşinin çocukları var mı?
Kız kardeşin nasıl?
Benim başka bir kız kardeşim var.
- O, benim kız kardeşim.
- O benim kız kardeşim.
- O benim bacım.
Kız kardeşimden nefret ediyorum.
- Bir kız kardeşim var.
- Bir bacım var.
- Kız kardeşini görmek istiyorum.
- Senin kız kardeşini görmek isterim.
İkiz bir kız kardeşin var mı?
Kız kardeşim sık sık ağlar.
Kız kardeşim güzeldir.
- Onun kız kardeşini çok severim.
- Onun kız kardeşini çok seviyorum.
O, kız kardeşini benimle tanıştırdı.
O kız kardeşini benimle tanıştırdı
Onu kız kardeşinden ayırt edebiliyor musun?
Ben senin ablanım.
Tom'un kız kardeşini tanıyor musun?
Kız kardeşini niçin sinirlendiriyorsun?
Kız kardeşin nasıl öldü?
Sadece kız kardeşine benziyorsun.
Git ve kız kardeşine yardım et.
Kardeşinin izinden git.
Mary senin kız kardeşin değil mi?
Kız kardeşim nişanlandı.
Kız kardeşimin sinirini bozuyorum.
Bir kız kardeşim yok.
Ben kız kardeşime benzerim.
O benim kız kardeşim değil.
Biz erkek kardeş ve kız kardeşiz.
Onun kız kardeşini çok seviyorum.
Yalnızca bir kız kardeşim var.
Kız kardeşim bana yalan söyledi.
Onlar erkek ve kız kardeştir.
Petra, kız kardeşimi tanıyor musun?
Kız kardeşim bir öğretmen.
Kız kardeşimden nefret etmiyorum.
Bir kız kardeşin var mı, Lucia?
O, kız kardeşini ona tanıttı.
Benim küçük bir kız kardeşim var.
Kız kardeşin şimdi ne yapıyor?
- O benim kız kardeşimle evlendi.
- O benim kız kardeşim ile evlendi.
Onu kız kardeşi için yaptı.
Ben kız kardeşime gidiyorum.
Kız kardeşim nerede?
Kız kardeşin nerede?
Gelecek sefer kız kardeşini de getir.
Kız kardeşin için çok üzülüyorum.
- O, onu kız kardeşi için yaptı.
- Onu kız kardeşi için yaptı.
Onu kız kardeşi için yaptı.
- Onun kız kardeşi İskoçya'da yaşar.
- Onun kız kardeşi İskoçya'da yaşıyor.
Kız kardeşimin çok arkadaşı var.
O, Connie'yi kız kardeşim sandı.
O, kız kardeşiyle her şeyi paylaştı.
Kız kardeşinle arkadaş olmak istiyorum.
Kız kardeşinin uçuşu ne zaman?
Kız kardeşine benden selam söyle.
Son zamanlarda kız kardeşinden haber aldın mı?
Onun, kız kardeşine vurmasına izin vermeyin.
Kız kardeşin her zamanki gibi güzel.
Kız kardeşin nehirde yüzüyor mu?
Kız kardeşimle öyle konuşma.
İçeri gir ve kız kardeşine yardım et.
O, kız kardeşimle nişanlı.
- O, Tom'un kız kardeşidir.
- O, Tom'un ablası.
Ben kız kardeşimle konuşuyorum.
Kız kardeşimle çıkıyor.
Kız kardeşim ağlamaya başladı.
Tom bana kız kardeşini tanıttı.
O, Pierrot'nun kız kardeşi.
O, benim ablam.
- Ben kız kardeşimle yemek yiyorum.
- Ben kız kardeşim ile yemek yiyorum.
Kız kardeşin için çok üzüldüm.
Ben orada kız kardeşimi gördüm.
Tom kız kardeşini ağlattı.
O kız kardeşini partiye getirecek.
Tom'un kız kardeşini tanıyorum.
- Ben Tom'un kız kardeşiyim.
- Tom'un kız kardeşiyim.