Examples of using "Glücklichen" in a sentence and their turkish translations:
Çok mutlu olanlar için zamanın pek bir önemi yok.
Bu şanslı varlıklardan biri Hans'tı.
Mutlu günler çabuk geçer.
Başarısını iyi şansa bağladı.
Mutlu bir gülümseme ile onu çekelim.
Ona mutlu bir tesadüfle rastladım.
Sen Tom'u çok mutlu bir adam yapacaksın.
Birlikte geçirdiğimiz mutlu günleri hatırlıyorum.
Mutlu olanlar değildir şükredenler. Şükredenler mutlu olanlardır.
Hepinize güneşli ve mutlu bir gün diliyorum. Hayırlı işler.
O mutlu günleri düşünmeden bu resme asla bakmam.
Bu andan itibaren, Elsa'nın hayatı sıradan mutlu çocuğun hayatıydı.
Tüm mutlu aileler birbirine benzer; her mutsuz aile kendi yolunda mutsuzdur.