Examples of using "Einen" in a sentence and their turkish translations:
Bir ambulans çağırın.
Ben bir mavi, bir kırmızı ve bir siyah kurşunkalem istiyorum.
Herkes sana saygı duyar. Herkes seni sayar.
- Bir daire çizin.
- Bir daire çiz.
Bir insanı kurtar. Bir yamyam ye.
- Sana bir avukat lazım.
- Bir avukata ihtiyacın var.
Bir kamyonum var.
Bir kamyonum var.
bir saniye yahu
Bir oyun koluna ihtiyacın var.
Bir dolma kalemin veya kurşun kalemin var mı?
O, köpeğe bir taş attı.
Onun bir uşağı ve bir aşçısı var.
O bir karınca yuvasına bir saman çöpü soktu.
Bir uzmana sor.
Tom'un uşak ve aşçısı var.
Teleskopların birincil ve ikincil aynası vardır.
Bir ambulansa ihtiyacın var mı?
Bir planın var mı?
Senin bir köpeğin var mı?
Bir arama emriniz var mı?
Bir avukata ihtiyacın var.
- Avukat ister misin?
- Avukat ister misiniz?
Blogun var mı?
Bir mektup açacağın var mı?
Bir TV'in var mı?
Bir anahtara ihtiyacın var.
- Tükenmez kalemin var mı?
- Tükenmez kaleminiz var mı?
Yedek anahtarın var mı?
Bir avukata ihtiyacın var mı?
Sırt çantan var mı?
Tom kâğıttan uçak yaptı.
- O bir pikap kamyon kullanıyor.
- O bir kamyonet kullanıyor.
- O bir pikap kullanıyor.
Tom bir hata yaptı.
"Dolma kalemin var mı?" "Evet, bir tane var."
Bir kalemin var mı?
Ben bir kalp krizi geçirdim.
O bir pasta pişirdi.
Bir kurabiye daha al.
- Ben bir kabus gördüm.
- Bir kâbus gördüm.
Ben ayı kadar açım.
- Onun bir sakalı var.
- Sakalı var.
Ben bir dolma kaleme sahibim.
Bir ağacın üzerinde uçan bir kuş gördüm.
- Avcılık ruhsatınız var mı?
- Av ruhsatın var mı?
Balıkçılık ruhsatınız var mı?
Benim beyaz bir köpeğim ve siyah bir köpeğim var.
Ben bir portakal ağacı dikiyorum.
O bir kamyon kullanıyor.
- Bir mektup okuyorum.
- Bir mektup okudum.
Motorlu tekne lisansı olan bir sınıf arkadaşım var.
Bana bir fıkra anlat.
Bir bilgisayarın var mı?
Bir keratan var mı?
Bir kamyonum var.
Onun bir köpeği var.
O bir elma yiyor.
O bir telefon görüşmesi bekliyor.
Tom'un bir maymuncuğu var.
Tom kiralık bir araba kullanıyor.
Bir zarfa ihtiyacım var.
O bir trafik kazası ile karşılaştı.
- Bir sürücü belgesine sahip misin?
- Sürücü belgeniz var mı?
- Şoför ehliyetiniz var mı?
Elektrikli tekerlekli sandalye kullanmak için bir ehliyete ihtiyacın var mı?
- Bana bir veda busesi ver.
- Bir veda öpücüğü ver bana.
- Bana bir hoşça kal öpücüğü ver.
Bilgisayarın var mı?
Tom bir takla attı.
Eve dönmek için uçak biletin var mı?
Bir elma ister misin?
- Randevun var mı?
- Randevunuz var mı?
Elma yedi.
Bir çığlık ve sonra bir kaza duydum.
Bir kocan var mı?
Bir doktora ihtiyacım var.
Bir siyah ve bir beyaz köpeğim var.
- Tom bir kamyon kullanıyor.
- Tom bir kamyon sürer.
Tom bir köpek istiyor.
Tom pasta pişiriyor.
Bir mektup yazıyor musunuz?
Erkek arkadaşın var mı?
Annem pasta yapıyor.
Tom kötü bir rüya gördü.
belki de bir anı
isyan başlattı
manyetik kutbu vardı
- Bir daire çizin.
- Bir daire çiz.
Bir rapor yazın.
Bir saniye, lütfen.
O bir tane istiyor.
Herkesin birine ihtiyacı var.
Lütfen bana bir zarf ver.
Bir dakika...
Kahve, lütfen.