Examples of using "Gestatten" in a sentence and their turkish translations:
Gitmeme izin ver.
Oraya gitmeme izin verir misin?
Hata yapmak için kendine izin ver.
Sizi Dr Johnson'a tanıtabilir miyim?
Mektubu okumama izin vermedi.
İşçilere şirket arabalarını eve götürmelerine izin veriyoruz.
- Müslüman işçilere Ramazan ayında erken çıkma izni verdiler.
- Müslüman çalışanlara Ramazan ayında erken çıkış izni veriyorlar.
Dükkana girdim ve bir tezgahtar "Size yardımcı olabilir miyim?" dedi.
Sana izin verme yetkim yok.
Lütfen bu durumda birkaç söz söylememe izin ver.
Sen çocuklarının geceleri sokakta oynamalarına izin veriyorsun.
- Mayuko'yu sana tanıtmama izin ver.
- Size Mayuko'yu tanıtmama izin verin.
- Mayuko'yu sizinle tanıştırmama izin verin.