Translation of "Arbeitern" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Arbeitern" in a sentence and their turkish translations:

Millionen von Arbeitern verloren ihre Stellen.

Milyonlarca işçi işlerini kaybetti.

Ich erlaube meinen Arbeitern, früher zu gehen.

İşçilerimin erken ayrılmalarına izin veriyorum.

Begann von Arbeitern in Istanbul gefeiert zu werden

İstanbul'daki işçiler tarafından da kutlanmaya başlandı

Das Sitzungszimmer muss allen Arbeitern der Firma Platz bieten.

Toplantı salonu şirketin tüm çalışanlarını alması gerekir.

Er gestattet es seinen Arbeitern, im Büro zu essen.

O çalışanlarının ofiste yemek yemelerine izin veriyor.

Firmen entließen Millionen von Arbeitern in nur wenigen Wochen,

İşletmeler, milyonlarca çalışanı Amerikan tarihinde görülmemiş hızda,

- Sie gestatten es muslimischen Arbeitern, während des Ramadan früher zu gehen.
- Sie erlauben es muslimischen Arbeitern, im Ramadan früher Feierabend zu machen.

- Müslüman işçilere Ramazan ayında erken çıkma izni verdiler.
- Müslüman çalışanlara Ramazan ayında erken çıkış izni veriyorlar.

Wir gestatten es den Arbeitern, Firmenfahrzeuge mit nach Hause zu nehmen.

İşçilere şirket arabalarını eve götürmelerine izin veriyoruz.

Diese Firma gestattet ihren Arbeitern, von zu Hause aus zu arbeiten.

Bu şirket, işçilerinin evden çalışmalarına imkan veriyor.

Es ist Arbeitgebern nicht erlaubt, Arbeitern aufgrund von Rasse, Religion, Volkszugehörigkeit, Hautfarbe, Geschlecht, Alter, Familienstand, Behinderung oder sexueller Ausrichtung die Anstellung zu verwehren.

İşverenler ırkları, dinleri, etnik kökenleri, deri renkleri, cinsiyetleri, yaşları, medeni durumları, engellilikleri ya da cinsel yönelimleri nedeniyle işçileri işe almayı reddemezler.