Examples of using "Soudain" in a sentence and their turkish translations:
Birdenbire,
Aniden gürültülü oldu.
Hava aniden değişti.
Tam o sırada, telefon çaldı.
O, aniden sessizleşti.
Sıkça yağmur yağdı.
Kapı aniden açıldı.
Aniden yağmur yağmaya başladı.
Bir köpek aniden bana atladı.
O, aniden konuyu değiştirdi.
Aniden ışık geldi.
O, birden kapıyı kapattı.
Birdenbire, 100 işçi işten çıkarıldı.
Birdenbire yangın alarmı çalmaya başladı.
- O, aniden konuşmayı kesti.
- Bir anda dut yemiş bülbüle döndü.
Işık aniden söndü.
Aniden yağmur yağdı.
Onun yüzü aniden kızardı.
Aniden yüksek bir gürültüyle kapı kapandı.
Birden onun aklına iyi bir fikir geldi.
- Birden beklenmedik bir şey oldu.
- Aniden umulmadık bir şey meydana geldi.
İşler aniden kötüye gitmeye başladı.
Ve aniden insanlara yakından tanıştığında,
ve ansızın evlerini görmeye başlıyorlar.
bir anda tüm dünyayı sarıverdi
fakat bir anda Mehmet Ali Birand ile yollarının kesişmesi
bir anda bu adam televizyonda
Onun ani ayrılışı hepimizi şaşırttı.
Birdenbire, aklıma iyi bir fikir geldi.
Birden, durdu ve etrafına baktı.
Aniden bir köpek havlamaya başladı.
Bilgisayarım aniden çalışmayı durdurdu.
Herkes aniden kahkahaya boğuldu.
Tom aniden yalnız olmadığını fark etti.
Bir tekne aniden sisten dışarı çıktı.
Birdenbire, bir adam onların önüne doğru yürüdü.
Aniden, annem şarkı söylemeye başladı.
Aniden, ölen annemi düşündüm.
Birdenbire ne olduğunu fark ettim.
Dayanıklılık uzmanı olmak yerine,
Birden aklıma ona sürpriz yapma fikri geldi.
Bu biraz ani, değil mi?
Karanlık gece manzarası aniden yıldırımla aydınlandı.
Dün gece onun durumu kötüleşmeye başladı.
Bu noktadan itibaren tırmanış aniden dikleşir.
Birden gazetelerde şu manşet atıldı
Her şey normal şekilde ilerlerken bir anda bir adam ortaya çıkıyor
Ve yağ bir anda çözünür ve suya karışır.
Birden tutumunu değiştirdi.
Durumda ani bir değişiklik vardı.
Aniden, tüm bu uzman tavsiyelerinin ucundaki kişi ben oldum.
Onun ani ölüm haberine şaşırdım.
İşteyken hislerinizin coşmasına birdenbire izin verirseniz
Burada olduğunu sanıyordum ama buraya gelince de daha uzakta gibi görünüyor.
. Birdenbire, hiçbir uyarı olmadan bina sizi sallıyor. Pencereden dışarı
Ama aniden Küçük Venüslü'nün gidip işemeye ihtiyacı var.
Onun ani ölümü bir trajedi idi.
Aniden yağmur yağmaya başladı.
ve bir anda milyonlarca yarasaya bulaşmış şekilde görebiliyoruz biz bu virüsleri
Cümleler için bir pazar olsaydı, dil bilgisi spekülasyonlarımız birdenbire anlam bulurdu.
Birden başım döndü.
Aniden yağmur yağmaya başladı.
Birdenbire gökyüzü karardı.
Asya'nın hayatta kalan birkaç büyük maymunundan biri, birden Scourfield ve rehberine dal fırlatmaya başladı.
Aniden yağmur yağmaya başladı.
Tom'un kalbi birdenbire daha hızlı atmaya başladı.