Examples of using "Sonna" in a sentence and their turkish translations:
Alarm çaldı.
Telefon çaldı.
Zil çaldı.
Tam o sırada, telefon çaldı.
Tom zili çaldı.
Tom'un cep telefonu çaldı.
O, kapı zilini çaldı.
Saat onu vurdu.
Zil çaldı ve tren hareket etti.
Öğle yemeği yerken, telefon çaldı.
Telefon çaldığında, ben dışarı gidiyordum.
Telefon çaldığında banyodaydım.
O içeri girdi ve aynı zamanda zil çaldı.
Telefon çaldığında işe gitmek üzereydim.
Telefon uzun zaman çaldı.
Telefonu kapatır kapatmaz, tekrar çalmaya başladı.
Telefon çaldığında dışarı çıkmak üzereydim.
Banyoda otururken, telefon çaldı.
Kapı zili çaldığında ayrılmak üzereydim.
Zil çaldığında ben tam gitmek üzereydim.
Telefon çaldığında evi terk etmek üzereydim.
Telefon çaldığında gitmek üzereydim.
1461'de Papa Haçlı seferi çağrısı yapar ancak çağrıya kimse cevap vermez
Eve varır varmaz, telefon çaldı.
Telefonum tekrar çaldı.
Telefon çaldığında babam çıkmak üzereydi.
Telefon çaldığında babam ayrılmak üzereydi.
Birkaç dakika sonra telefon çaldı.
Trompetler ses çıkardığında, ordu bağırdı ve trompet sesinde, adamlar yüksek sesle bağırdığında, duvar çöktü; bu yüzden herkes doğruca içeriye hücum etti ve şehri aldılar.Şehri LORD'a verdiler ve kılıçla onun içinde yaşayan her şeyi yok ettiler-erkekler, kadınlar, gençler ve yaşlılar, sığırlar, koyunlar ve eşekler.