Examples of using "Isolée" in a sentence and their turkish translations:
Beni izole etti ve her zamankinden
vücudun geri kalanından ayrıymış gibi.
hâlâ onlardan derinden kopuktum.
Ev iyi izole edilmiş.
Tom münzevi bir hayat sürüyor.
Hızlı bir şekilde dönüş yaşamaya, izole olmaya başladım.
Tamamen dışlandım.
O, iki çocuklu bekar bir anne.
Teyzem kırsalda yalnız bir evde yaşıyor.
Ayrı düşen dişi, aslanlarla çarpışmasını kaybetmiş.
Orman yakınında izole edilmiş bir ev duruyor.