Examples of using "Forcés" in a sentence and their turkish translations:
Biz çok çalışmak için zorlandık.
Onlar geri çekilmeye zorlandı.
insanlığımız ve özgürlüğümüz arasında seçim yapmaya zorluyor.
Şartlar bizi toplantıyı ertelememiz için zorladı.
Ben öğrenciyken, solak çocuklar okulda sağ elle yazmaya zorlanıyorlardı.
Seni onu yapmaya kim zorladı?
- Gitmek zorunda değilsin.
- Gitme mecburiyetin yok.
- Mutlaka gitmek zorunda değilsin.
- Gitmek zorunda değilsin.
- Gelmek zorunda değilsin.
- Gelmek zorunda değilsiniz.
Yalan söylemek zorunda değilsin.
- Cevap vermek zorunda değilsin.
- Cevap vermek zorunda değilsiniz.
- Özür dilemek zorunda değilsin.
- Özür dilemek zorunda değilsiniz.
Açıklamak zorunda değilsin.