Examples of using "Distingue" in a sentence and their turkish translations:
Biz en fazla silüet görürüz.
Beynimiz, bizim türümüzün bu anlamda rekabet avantajı konumunda.
Bir bebek iyi veya kötüyü bilmez.
Tom o kadar zeki ki sınıfta kendini gösteriyor.
İngiliz komutan General O'Hara'nın yakalanmasına yardım ederek kendini gösterdi.
bu pramiti diğerlerinden ayıran özelliği ise merdivenli olması
Futbolda, normal zaman ile uzatmalar birbirinden farklıdır.
Benim fikrim seninkinden farklı.