Examples of using "Roles" in a sentence and their turkish translations:
Bunlar basmakalıp rollerdi
çiçeklerin tohumlarını taşımakta da var rolleri
Televizyon ve gazeteler tamamlayıcı rol oynuyorlar.
Tom geleneksel cinsiyet rollerine inanır.
Böyle rolleri sevmeye başlıyorum.
Sami, Leyla'nın oyununda farklı roller oynadı.
Böylece geleneksek rolleri değiştirdik,
Bunlar, benim gibi biri için var olan rollerdi.
Aynı anda iki rolü oynamaya çalıştı ve başarısız oldu.
Davout, Savaş Bakanı ve Paris valisi yapıldı: parlak ve sadık bir yönetici gerektiren hayati roller
Herkes komik roller oynamanın diğerlerinden daha zor olduğunu iddia ediyor fakat bu hiç doğru değil. Herhangi bir alanda, iyi bir iş yapmak her zaman zordur.
Ne zaman kadın ve erkeklerin geleneksel rollerini düşünsek, ailesine destek olan kocalar ve de aile ve çocuklarına bakan karılar aklımıza gelir.