Examples of using "Newspapers" in a sentence and their turkish translations:
Haber başlıkları, radyo, gazeteler...
O gazete dağıtır.
Tom gazeteleri dağıtır.
Tom gazete satıyor.
Onlar kendi gazetelerini okuyor.
Çok gazete okumam.
Gazeteler hava raporlarını taşır.
O, gazete okumaktan vazgeçti.
Bize gazeteler alır.
Hiç gazete yoktu.
Güney gazeteleri Lincoln'a saldırdı.
Gazete ilanı bastı.
Gazeteler afet senaryolarını yayıyorlar.
Gazete satmak kolay değildir.
Gazeteler nerede?
Gazeteleri geri dönüştürmeye başladık.
Birkaç gazete haberi yayınladı.
Bazı gazeteler haberi çarpıttılar.
O, çok gazete okumaz.
O, gazete okumayı sever.
Japonca gazeteleriniz var mı?
Ben gerçekten gazete okumam.
Her gün gazete alırım.
Gazeteler ne söylüyor?
Fransızca gazeteler satar mısın?
Ben iki gazeteye aboneyim.
Gazeteler sık sık gerçeği "uydururlar".
Onlar gazeteleri ve kitapları okudular.
Gazeteler bir şey yayımlamadı.
Ben artık gazete okumuyorum.
Adım gazetelerde.
- Burada gazete mi satıyorsunuz?
- Burada gazete satıyor musunuz?
Çok gazete okumam.
ve gazeteler zaten bunları farkına varacak.
Gazeteler bu haberi vermedi.
- Gazete dağıtarak para kazandı.
- Gazete teslim ederek para kazanıyordu.
Oda gazetelerle dolup taşmıştı.
O dükkân gazete ve dergi satar.
Televizyon ve gazeteler tamamlayıcı rol oynuyorlar.
Gazete okumaktan başka bir şey yapmadı.
Gazeteler kioskta satılır.
Gazetelerin söylediği doğrudur.
Gazeteler varlıklarını sürdürebilecekler mi?
Ben sadece gazete satıyorum, başka bir şey satmıyorum.
Hiç Fransızca gazeten var mı?
Hangi gazetelere abone oldun?
Sami, Leyla'nın cesedini gazetelerle kapladı.
Herhangi bir gazeteye ya da dergiye abone oldun mu?
bu çok önemli gazetelerde haber oldu yahu
kadınlara özel gazete bile basabilmişlerdi aslında
Gazetelerin söylediklerine bakarak hükme varma.
Hikaye tüm günlük gazetelerdeydi.
Gazetelerde olmak istedi.
Almanya'da hangi gazeteleri okudun?
Gazetelerimizin geri dönüşümünü sağlamaya başladık.
Bugünkü gazete Esperantistlerin bir toplantısını nakletti.
O, eski gazeteleri atıyor.
Eski gazeteleri tuvalet kağıdıyla takas ettim.
O, eski gazetelerin hâlâ yararlı olduğunu düşünüyor.
Fadıl'ın hikayesi birkaç gazetede vurgulandı.
Gazeteleri koltuğun yakınına koydum.
ABD gazeteleri daha darbe olmadan önce
Birden gazetelerde şu manşet atıldı
sonra gazetelerde şu manşeti görüyorsunuz
O, gazetelere genellikle kahvaltıdan önce bakar.
Duvarları kaplamak için eski gazetelere ihtiyacım var.
"Bunlar kimin gazeteleri?" "Babamın."
O eski gazete yığınından kurtulun.
Senin dilinde yayınlanan gazete var mı?
Gazeteler bekleme salonuna konuldu.
Adım ülkemin bütün gazetelerinde göründü.
Bu en iyi yerel gazetelerden biridir.
Gazete satarak nasıl geçinebilirsin?
Gazetelere göre, o bugün burada olacak.
Gazetelerdeki tüm hikayeleri yalanladı.
Gizli bir politika belgesi basına sızdırıldı.
Tom sabah kahvaltısı yaparken genellikle gazete okur.
Gazeteler,televizyon ve radyo kitle iletişim araçları olarak adlandırılır.
Bir çocuk, yağmur altında gazeteleri dağıtıyordu.
Ben senin hakkında gazetede okumak için bekliyor olacağım.
İnsanlar genel olarak gazetelerin söylediği her şeye inanıyorlar.
Oyun gazetelerde büyük bir reklam yayınladı.
Tom'larda hiç gazete veya kitap görmedim.
Onlar eski gazeteleri toplayarak ve satarak hayatını kazanıyor.
Gazetelerde onların onun hakkında yazdıkları şey şok edici.
Gazeteler olaya çok yer verdiler.
Tom bir delikanlı iken gazeteler dağıtarak para kazandı.
Çocuk, içinde eski gazetelerden başka hiçbir şey içermeyen büyük bir kutu buldu.
Tom yerel gazetelerden biri için makaleler yazardı.
Zamana ayak uydurmak için gazeteler okurum.
Gazeteler, dergiler ve haber programları dünyada ne olup bittiğini anlatır.
Sovyetler Birliği zamanında "Pravda" ve "Izvestia" olmak üzere iki büyük gazete vardı.