Translation of "Gathers" in Turkish

Its tongue gathers scent.

Diliyle koku alıyor.

Naples gathers many tourists.

- Napoli çok sayıda turist toplar.
- Napoli birçok turist çeker.

Often she gathers flowers.

O sık sık çiçekler toplar.

A rolling stone gathers no moss.

Yuvarlanan taş yosun tutmaz.

The dictionary gathers nearly half a million words.

Sözlük yaklaşık yarım milyon kelime toplar.

"A rolling stone gathers no moss" is a proverb.

"Yuvarlanan taş yosun tutmaz" bir atasözüdür.

Meanwhile, Hannibal gathers his officers to lay out his plans.

Bu esnada, Hannibal komutanlarını toparlayıp planını anlatıyor.

But what does he do? He gathers representatives of teachers and he says --

Ama ne yapıyor, öğretmenlerin temsilcilerini topluyor ve diyor ki --

But it gathers information. We explored the black body by means of it

Fakat veri topluyor. İlk kez kara maddeyi bulduk orada onun sayesinde.