Translation of "Axe" in Turkish

We cut trees with an axe.

Ağaçları baltayla keseriz.

She always has some axe to grind.

Onun her zaman bir şikâyeti vardır.

Until now I've never used an axe.

Şimdiye kadar hiç balta kullanmadım.

Our landlady is a real battle-axe!

Bizim ev sahibesi gerçek bir geçimsiz kadın!

But as the axe falls he jerks his head back… and the falling axe cuts off the hands of

saçlarımda endişe değilim”diyor kafa kesimi devam edebilir. " Ama balta düşerken başını geriye doğru çeker… ve düşen balta

An axe in the house keeps the carpenter away.

- Balta girmeyen eve marangoz girer.
- Kendi yağıyla kavrulmak güzeldir.

The axe does not go to a humble neck.

Balta alçakgönüllü bir boyuna gitmez.

Sami and Layla have been brutally attacked by a man wielding an axe.

Sami ve Leyla, balta tutan bir adam tarafından acımasızca saldırıya uğradı.

- Tom chopped some firewood with his axe.
- Tom chopped some firewood with his ax.

Tom baltasıyla biraz yakacak odun kırdı.

And axe blows, and as you would expect, all his chosen companions, all his bodyguard,

serildi ve tahmin edebileceğiniz gibi, tüm seçilmiş arkadaşları, tüm korumaları

I get the feeling you still have an axe to grind. If you've got something to say come on out and say it.

Hâlâ bir şikâyetin olduğunu hissediyorum. Eğer söyleyecek bir şeyin varsa, ortaya çık ve söyle.