Examples of using "Has" in a sentence and their turkish translations:
Onun sorunları var.
Sağlığı olanın umudu vardır ve umudu olanın her şeyi vardır!
Kış gitti. İlkbahar geldi.
Herkesin sırları vardır.
Tom'un çocukları var.
Tom'un sorunları var.
Tom'un pantolon askısı var.
Hiçbir şeyi yok.
Birisi öldü.
Bir şey değişti mi?
Onun diş telleri var.
Onun çocukları var.
Onun çocukları var.
Kış bitti.
Herkes yedi mi?
Kimse aradı mı?
Onun sorunları var.
O geldi mi?
fırtınalı ...
Bu daha önce hiç olmadı, değil mi?
Tom buna sahip.
O öldü.
Tom'un üç kedisi var. Mary'ninse bir.
Onun iki kızı var.
Onun bir kedisi var.
Onun üç tane çocuğu var
Tom delirdi.
Tom'un yapmak zorunda olduğu bazı şeyleri var.
Onun bir kitabı var.
Onun sorunları var.
- Onun mavi gözleri var.
- Mavi gözleri var.
O çoktan geldi mi?
O, henüz eve gelmedi, değil mi?
Danimarka bir tane hapishaneye sahiptir.
Onun saçı uzun.
Tom'un üç çocuğu var.
Onun bir bisikleti var.
O sonsuz kaynaklara sahiptir.
O korkmuyor.
Bu sona ermeli.
Onun saçı kısa.
Durum kötüleşti.
- Hristiyanlığın birçok taraftarı vardır.
- Hristiyanlığın birçok izleyicisi vardır.
Onun kırmızı çiçekleri var.
Mary'nin takma göğüsleri var.
Tom beni hiç duymadı, değil mi?
Tom delirmiş mi?
Onun sarı saçı var.
Onun bir köpeği var.
Dört kapılı bir arabası var.
Saatim durdu.
Bu lokantada pilav var.
Tom'a bildirildi mi?
O gerçekçi olmayan standartlara sahip.
Tom'un bir bisikleti var.
Tom çoktan terk etti.
Herkes ayarlamak zorunda.
Suyun sıfır kalorisi vardır.
Onun sarı saçı var.
Kış sona erdi, bahar geldi.
O hiç horladı mı?
Sanatın hiçbir sınırı yoktur.
Onun üç oğlu var.
- O on çocuğa sahiptir.
- Onun on tane çocuğu var.
- Hiçbir şey değişmedi.
- Çok şey değişmedi.
- Değişen pek bir şey olmadı.
Herhangi biri onu gördü mü?
Herhangi biri onu gördü mü?
Herhangi biri onları gördü mü?
Tom'un bir çocuğu var.
Onun bir yüzüğü var.
Tom'un bir teknesi var.
Hapishane onu değiştirdi mi?
Tom'un üç oğlu var.
Tom'un görme duyusu iyi değil.
- Onun üç çocuğu vardır.
- Onun üç tane çocuğu vardır.
- Başlangıcı olanın sonu da vardır.
- Her yokuşun bir de inişi vardır.
Mary'nin güzel gözleri var.
O kendini yalnız bıraktı.
Mary'nin küçük göğüsleri var.
Mary'nin büyük göğüsleri var.
Leyla'nın yapmak zorunda olduğu bazı şeyleri var.
Tom'a gitmesi gerektiği söylendi.
Tom, Mary'nin yaptığından daha fazlasını yaptı.
Tom Mary'ye ayrılmak zorunda olduğunu söyledi.
Tom'un büyük elleri var.
Tom taşındı.
- Kimse Tom ile iletişime geçti mi?
- Biri Tom ile temasa geçti mi?
- Birisi Tom'a anlattı mı?
- Kimse Tom'a anlattı mı?