Examples of using "Vijver" in a sentence and their turkish translations:
Gölet kurudu.
Göletin etrafında yürüdük.
Gölet üç metre derinliğindedir.
Burada bir havuz olduğunu bilmiyordum.
Bu gölette bir sürü kurbağa vardı.
"Ya yaşam, küçük, sıcak göletin birinde,
Bazı çocuklar göletin yakınında frizbi oynuyorlardı.
Yazın gölette çıplak yüzmeyi severim.
Bu gölet yazın bile kurumaz.
Eski bir havuz var. Kurbağa içine atlar ve sudan ses çıkar.
Havuzun paten yapacak kadar donduğunu düşünüyor musun?