Examples of using "Tikkertje" in a sentence and their turkish translations:
Tom ve Mary kovalamaca oynuyor.
Ben gerçekten Tom ve onun arkadaşları ile kovalamaca oynamak istemedim.
Küçük kız kardeşim ve ben çok fazla kovalamaca oynardık. Birbirimizi kovalardık ve kovalayan kişi kovalanana dokunmaya çalışır ve ona "Sen ebesin!" diye seslenirdi.