Examples of using "Sage" in a sentence and their turkish translations:
efsanevi kahramanın yolculuğunu yaşamış olan biri,
ve dahası, destanda olduğu gibi birkaç erkeğin de önden kafaları kesilmişti.
Efsaneye göre, Norveçliler 400 gemi ile geldi ve kurtulanlar 24'te evlerine
İşin garibi, geç bir efsane olmasına rağmen, domuzcuklarla ilgili bu hikaye daha önce biliniyordu
Tamam, yani destanda anlatıldığı gibi kitlesel bir kafa kesimi vardı