Translation of "Gevangenen" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Gevangenen" in a sentence and their turkish translations:

Toen zaten gevangenen...

O dönemde tutuklular...

...oftewel politieke gevangenen...

"Siyasi tutuklular" diyebileceğin bizler

Neem geen gevangenen!

Hiçbir mahkûmu götürmeyin.

We zijn gevangenen.

Biz mahkûmuz.

Jullie zijn gevangenen.

Siz mahkumsunuz.

...bij de gewone gevangenen.

diğer tutuklularla bir arada kalırdık.

Zij leerden veel van politieke gevangenen.

Diğerleri, siyasi tutuklulardan çok şey öğrendiler.

Met 18.000 gevangenen en bijna 500 kanonnen.

18.000 mahkum ve yaklaşık 500 silahla birlikte aldı.

Terug naar Italië, waarbij hij 15.000 gevangenen nam.

İtalya'ya kadar kovalayarak 15.000 esir aldı.

Hij beval hen om de gevangenen vrij te laten.

- Onlara mahkumları bırakmalarını emretti.
- Mahkumları bırakmalarını emretti.

Na de slag werden de Jomsviking-gevangenen opgesteld voor executie.

Savaştan sonra, Jomsviking mahkumları idam için sıraya alındı.

Op sommige plaatsen vordert hij 97 km en neemt hij 200.000 gevangenen.

Bazı yerlerde 60 km ilerledikçe, 200.000 esir.