Examples of using "Toen" in a sentence and their turkish translations:
O zamanda biz çocuktuk.
O zaman evliydim.
Eve geldiğimde
O dönemde tutuklular...
Sonra Bolivya'da.
Ben o zaman çok mutluydum.
Ben 16 yaşındayken
Sonra dedi ki
Daha sonra bir yatırımcı,
göreve gelirken giydiğimin aynısı.
Tüm o hareketler üzerinde
sonra aniden tersine döndü.
İşte o zaman anladım.
Ben o zaman mutluydum.
O zamanlar ben öğrenciydim.
O zaman evdeydim.
Tom o zaman 13 yaşındaydı.
O zaman daha gençtik.
Tom o zaman meşguldü.
Tom o zaman ne dedi?
Ben o zaman duş alıyordum.
bana tanı koyulduğunda
O anda,
Sonra hikâye farklı bir yol aldı
Doktoramı bitirmek üzereyken,
Birbirimizi orada tanıdık.
Sonra uzun bir bekleyiş dönemi geldi.
Sonra 1976'da darbe.
ele geçirdiğimizde yakalandım.
Sonra 1972'deki bir çatışmanın ardından
O günlerde belgelerin kalitesi
ancak karanlık çöktüğünde
Viking dönemi sona ermişti.
Yani o dev fırtınalar gelince,
İşte o noktada başarılı olmaya başladım.
O noktada, ormandaki her şey... 304. GÜN
O zaman okulda mıydın?
O, o zaman televizyon izlemiyordu.
Onu o zaman bilmiyordum.
O zaman Kanada'daydım.
Tom o zaman kaç yaşındaydı?
Evet, o zaman ağladım.
O zaman başka seçeneğim yoktu.
Uyandığımda üzgündüm.
Onlar o zaman okul çocuklarıydı.
Onlar genç iken evlendiler.
Doktora o zaman neden gitmiştiniz?
Rudy uzun bir süre sustu ve o hastalığın 15 yıl önce
savaş geride kaldığında ise
ama hikâye yayımlanana kadar
Bunu görür görmez şöyle düşündüm:
Ama sonra dot com balonu meydana çıktı.
Proje çevrim içinde de ilgi çekti,
Sonra Chaz yanıma oturdu.
Ama orada insanlar bana,
Ayağım kaydı ve tekrar düştüm.
İşte acıyı o an hissettim...
Burada bu kapı yoktu.
O sırada Che Guevara'nın ölümünün
Ondan sonra da ellerinden kurtulamadım.
Birkaç hafta sonra
Sonra güneye taşındı.
Ve sonra çat diye birden kayboldu.
Ama o noktada bir sürü hata yapıyordum.
Birkaç hafta sonra,
O, eve vardığında bitkindi.
O zaman güzel bir fikir aklıma geldi.
Gençken sigara içtim.
O günlerde telsiz yoktu.
Tom Mary'yi gördüğünde gülümsedi.
Ve sonra herkes gülmeye başladı.
Ve sonra herkes dans etmeye başladı.
2 serseri geldi ve beni buldu.
- O zaman şanslıydın, değil mi?
- O zaman şansın vardı, değil mi?
Mary onu öptüğünde Tom kızardı.
Uyandığımda, kar yağıyordu.
- Ben yedi yaşındayken babam öldü.
- Babam, ben yedi yaşındayken öldü.
Hâlâ karanlıkken kalktım.
Şiddetli kar yağdığında Noeldi.
O zamanlar birinci dot.com çöküşünün hemen ertesiydi
dinozorların dünyamıza yeni yerleşmesiyle başlıyor.
Ardından, kötü bir karar aldım.
11 yaşındayken hastalandım.
Ama kendimden bana tanı konulmadan önceki halim olmayı
Çünkü çıkardığımda çığlık attın
Ben kız olunca da
sonra inanılmaz bir hızla uzaklaştı.
Fakat o zamanlar İspanyolca'da gayet akıcıydım.
Sonra... Sahte evrak hazırlayan bir serviste çalışıyordum,
O, yirmi beş yaşındayken evlendi.