Examples of using "Nam" in a sentence and their turkish translations:
Tom piyano dersleri aldı.
Brian bazı güller aldı.
O kitabını aldı.
Alain bir karar verdi.
- Resmi kim aldı?
- Resmi kim çekti?
O bir protein içeceği aldı.
Protein tozu içti.
Tom karar verdi.
O bir taksiye bindi.
O onun kitabını aldı.
Dan beş uyku hapı aldı.
Duraksadım.
Tom kestirmeden gitti.
Biri eşyalarımı aldı.
Tom on beş dakikalık bir mola aldı.
- O, bir parça tebeşir aldı.
- Bir parça tebeşir aldı.
Asistan parayı aldı.
Mary doğum kontrol hapı aldı.
Tom kendine bir bira daha aldı.
Yanına bir şemsiye almadı.
Tom bir yudum daha aldı.
Tom yanlış otobüse bindi.
Jay eski makası aldı.
- Doktor nabzımı ölçtü.
- Doktor nabzıma baktı.
Tom yanlış karar verdi.
Fadıl direksiyonun kontrolünü ele aldı.
Henüz içinize çektiğiniz hava
O, kitaplarını bir araya topladı.
- O intikam aldı.
- İntikâmını aldı.
Şiddet daha sonra arttı.
Hoşça kal dedi.
Onların davetini kabul etmedi.
- Tom, Mary ile temasa geçti.
- Tom, Mary ile bağlantı kurdu.
Tom onu kollarına aldı.
Ardından, kötü bir karar aldım.
Eğer küresel ısınmayı kontrol altında tutamazsak
Haziran 1811'de Tarragona'yı aldı.
Yanlışlıkla yanlış trene bindi.
Onun hafızası yıllarla birlikte zayıfladı.
O, elmadan bir ısırık aldı.
O beni istasyona götürdü.
Konuşmaya katılmadım.
Daha sonra, yeni bir kimlik üstlendiler.
İstifa ettim.
Ailemin bir fotoğrafını çektim.
O, koalanın bir resmini çekti.
O, tartışmaya katılmadı.
Tom portakal suyunu buzdolabından çıkardı.
Şirket onun başvurusunu kabul etti.
Tom hastaneye gitmek için bir taksi tuttu.
Ebeveynlerimle temas kurdum.
- O, müzeye gitmek için taksi tuttu.
- O, müzeye gitmek için taksi çevirdi.
Tren istasyonu için bir taksiye bindim.
Telefon çaldı ama kimse cevap vermedi.
Gülümsedi ve küçük hediyemi kabul etti.
Bu konuşmada yer almadım.
Tom Mary'yi çok ciddiye almadı.
- Tom'un istifa nedeni bu değil.
- Tom bu nedenle istifa etmedi.
Sami'nin kız arkadaşı bir güzellik yarışmasına girdi.
Tom saat sekiz trenine bindi.
- Sami Kahire'de kelimeişehadet getirdi.
- Sami Kahire'de İslam'a geçti.
Tom takip edildiği zannına kapıldı.
Yağmur yağdığı için bir taksiye bindim.
Ama büyükannem öldükten sonra bu güven dalışa geçti
Onun hakkında bildiğim her şeyi aldım --
İtalya'ya kadar kovalayarak 15.000 esir aldı.
Ve onu alıp puslu ormanın derinliklerine götürdü.
Kamyon sola doğru keskin bir dönüş yaptı.
O, raftan ağır kutuyu indirdi.
Polis delikanlıdan bıçağı aldı.
Kurşun kalemini aldı ve yazmaya başladı.
Tom'un siz arkadaşlarla çalıştığını sanıyordum.
Bir fotoğrafçı, benim evimin bir fotoğrafını çekti.
Tom ailesini hayvanat bahçesine götürdü.
Tom bir protein sallaması içti.
Sami camide kelimeişehadet getirdi.
Tom cep telefonunu yanıtladı.
Çok ilgili ve çok meraklıydı ama aptalca risklere girmiyordu.
O, benim hediyemi kabul etti.
Resmi kim aldı?
Bill, küçük erkek kardeşini hayvanat bahçesine götürdü.
O bir ayna aldı ve dikkatle dilini inceledi.
Bir ayna aldı ve diline baktı.
O her sabah duş aldığını söyledi.
Birkaç ay sonra ona ulaşıp şöyle dedim:
Oraya zamanında varmak için bir taksiye bindim.
Oraya zamanında varmak için bir taksiye bindi.
Otobüs geç kaldığı için taksiye bindim.