Examples of using "علق" in a sentence and their turkish translations:
Soruşturma durdu.
Tüy! Şuradaki dala takılmış.
Sami'nin başı dertte.
bir sihirbaz olarak bu tam da bana hitap ediyordu
Evet, oradaki küçük yarığa sıkıştı. Pekâlâ, bunu bağlayalım. İşte.
Tom yeni dart tahtasını duvara astı.
Belki de tasması bir kayaya falan takılmıştır.
karşı saldırıda önemli bir rol oynadı… ta ki,