Translation of "اقتراب" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "اقتراب" in a sentence and their turkish translations:

‫هذا الوحل أصبح أعمق بكثير،‬ ‫مع اقتراب المد.‬

Ah, gelgitler arttıkça çamur daha da derinleşiyor.

مع اقتراب الطقس البارد، بدأ وقت الجنرال القرطاجي في النفاذ...

Yaklaşan soğuk hava ile birlikte Kartacalı generalin zamanı tükeniyor.

انسحب المتشابكون من كلا الجانبين عبر الفجوات، مع اقتراب خطوط المشاة الرئيسية

İki tarafında uzak menzilli birlikleri hattın boşluklarından geri çekiliyor, piyade hatları birbirine yaklaşırken.

‫من السهل ألا ترى اقتراب عدوها منها.‬ ‫قد تكون هذه أفضل فرصة للبؤة.‬

...düşmanın yaklaştığını kaçırmaları işten bile değil. Bu, dişi aslan için en iyi fırsat olabilir.

في عام 1809 ، مع اقتراب الحرب مع النمسا ، عاد دافوت إلى الفيلق الثالث في ريغنسبورغ.

1809'da Avusturya ile baş gösteren savaşla birlikte, Davout Regensburg'daki Üçüncü Kolordu'ya yeniden katıldı.