Examples of using "الوحل" in a sentence and their turkish translations:
O baştan aşağı çamurla kaplıydı.
Evet, bu çamur çok güzel ve serin.
işin kötü yanlarını, gerçeği dışa vurmak?
Ah, gelgitler arttıkça çamur daha da derinleşiyor.
Bu onları serin tutacaktır. Hem gölgedeler hem de çamurda.
Derin çamurda birkaç adım atmakta bile çok zorlanıyorum.