Translation of "الوحل" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "الوحل" in a sentence and their turkish translations:

- غطاه الوحل من رأسه إلى أخمص قدميه.
- غطاه الوحل من رأسه حتى قدميه.

O baştan aşağı çamurla kaplıydı.

‫أجل، كل هذا الوحل جيد للغاية وبارد.‬

Evet, bu çamur çok güzel ve serin.

أن يزال الوحل، وأن نقول الحقيقة لسلطة؟

işin kötü yanlarını, gerçeği dışa vurmak?

‫هذا الوحل أصبح أعمق بكثير،‬ ‫مع اقتراب المد.‬

Ah, gelgitler arttıkça çamur daha da derinleşiyor.

‫ستحافظ هذه عليها لطيفة وباردة،‬ ‫في الظل، مدفونة في الوحل.‬

Bu onları serin tutacaktır. Hem gölgedeler hem de çamurda.

‫وأنا أصارع لأخطو بضع خطوات‬ ‫كل مرة في هذا الوحل العميق.‬

Derin çamurda birkaç adım atmakta bile çok zorlanıyorum.