Translation of "أغلب" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "أغلب" in a sentence and their turkish translations:

لكن في أغلب الأحيان ذلك يحدث،

ama çoğu zaman

حسنًا إننا نجد هذا عند أغلب الديناصورات.

Bunlardan dinozorların büyük bir çoğunluğunda bulunuyor.

لكن أغلب الناس ليسوا بديهيين كما يظنون.

ancak çoğu insan düşündükleri kadar sezgisel değildir.

لقد كان في أغلب الأوقات آدم ساندلير.

neredeyse hep Adam Sandler'dır.

قالت إن ما عملت عليه أغلب الوقت

En çok üzerinde çalıştığı şey,

في أغلب الأحيان، يكون القرص مختلفًا عن الكوكب،

Çoğu zaman disk, gezegenden farklıdır

لكن أغلب الناس يخافون اختبار 4, 12, 26

Ama çoğu insan 4, 12, 26'yı test etmeye korkar

لا يشرب أغلب الناس ما يكفيهم من المياه.

Çoğu insan yeterli su içmiyor.

أغلب من أتحدث إليهم على فيسبوك هم طلبة.

- Facebook'ta sohbet ettiğim kişilerin çoğu öğrencidir.
- Facebook'ta konuştuğum insanların çoğu öğrenci.

أغلب الظن أنها تنتظر منك أن تعتذر إليها.

Muhtemelen sadece özür dilemeni bekliyordur.

حسناً, قد يفكر أغلب الناس أنها أرقام متتاليه زوجية

Çoğu insan ardışık çift sayılar olduğunu düşünür?

وتعمل أغلب تلك المزارع بنظم الزراعة بدون تربة أو الزراعة الهوائية،

Bu çiftliklerin çoğunda hidroponik veya aeroponik sistemler kullanılır.

‫قُتلت أغلب هذه الحيوانات بالساطور حتى الموت‬ ‫أو حُرقت أحياء باستخدام البنزين.‬

Orangutanlar çoğu zaman palayla öldürülüyor veya benzinle yakılıyor.