Examples of using "إننا" in a sentence and their turkish translations:
Biz erkek çocuklarız.
Biz açız.
Yemek yememizin iki sebebi vardır:
Katılımınızı destekliyoruz.
Biz erkeğiz.
Sizi Mısır'a götürüyoruz.
Hepimizin öleceğimizi söylüyor.
Beş yıldır evliyiz.
Bizim acelemiz var.
Bakın, yeniden giriş hakkında konuşuyoruz,
Enes Doğan milletçe alkışlıyoruz demiş
Garajlı bir ev arıyoruz.
Biz elma yiyoruz.
Biz her gün çok su kullanırız.
Bunlardan dinozorların büyük bir çoğunluğunda bulunuyor.
Olduğumuz noktayı etkileyecek güç hepimizde var,
derken bizim karşımıza şöyle bir olay çıkıyor
Gerçek dayanıklıklık ve kendimizi geliştirmek için
Birlikte var olabildiğimiz ve iş birliği yapabildiğimiz
Hiç, sıfır, çok zamanımız yok.
Biz bir saat konuşuyoruz, burada on beş dakika sürem var.
Onu tanımıyoruz.
Onu tanımıyoruz.
Şiddetli bir krizle karşı karşıyayız.
Şu andan itibaren senin korunmandan sorumluyuz.
Öncelikle biraz bağlam.
Bu ülkede, biz, yükvücut bir millet, yekvücut bir halk olarak yücelir veya düşeriz. Gelin, siyasetimizi uzun zamandır zehirleyen o aynı partizanlık, detaycılık ve hamlık duygularının cazibesine, hep birlikte karşı koyalım.