Translation of "Paramız" in Spanish

Paramız kalmadı.

Estamos cortos de dinero.

Paramız bitti.

- Se nos ha acabado el dinero.
- No tenemos más dinero.

Paramız yok.

No tenemos el dinero.

Fakat hiç paramız yoktu

Pero no teníamos dinero,

Hiç ekstra paramız yok.

No tenemos dinero extra.

Bizim ekstra paramız yok.

No tenemos dinero extra.

Hâlâ biraz paramız kaldı.

- Todavía nos queda algo de dinero.
- Aún tenemos algo de dinero.

Sorun şu ki paramız az.

- El problema es que estamos escasos de plata.
- El problema es que nos falta dinero.

Gerçekten ona paramız yeter mi?

- ¿Podemos permitírnoslo?
- ¿Nos lo podemos permitir?

Yalan olmak zorunda; "Bizim paramız yok."

La mentira va a ser: "No tenemos el dinero".

O paramız bizim kredi kartımızdan alınır

ese dinero se toma de nuestra tarjeta de crédito

Araştırma için mevcut az paramız var.

- Nosotros tenemos pocos fondos disponibles para la investigación.
- Tenemos poco dinero disponible para la investigación.

Uçakla Boston'a gitmek için yeterli paramız yok.

No tenemos suficiente dinero para ir a Boston en avión.

Bu CD'yi satın almak için yeterli paramız var.

Tenemos dinero suficiente para comprar este CD.

Ne kadar çok paramız olursa o kadar çok isteriz.

Cuanto más dinero tenemos, más queremos.

Fazla paramız olmamasına karşın ben bu resmi satın almak istiyorum.

Aunque no tenemos mucho dinero, quiero comprar esta pintura.

İstediği tabloyu Tom'a almak için yeterli paramız olup olmayacağını merak ediyorum.

Me pregunto si tendremos suficiente dinero para comprarle a Tom el cuadro que quería.

Çok paramız yok ama kesinlikle ihtiyacımız olanı almak için yeterince miktara sahibiz.

No tenemos mucho dinero, sin embargo es suficiente para comprar lo más necesario.

Peki virüslü marketlere mi gideceğiz? Yoksa paramız kalmadığı için çaresiz bir şekilde devletten medet mi umacağız?

Entonces, ¿vamos a los mercados infectados? ¿O esperamos desesperadamente del estado porque no tenemos dinero?