Translation of "Hayatımda" in Portuguese

0.003 sec.

Examples of using "Hayatımda" in a sentence and their portuguese translations:

- Hayatımda birçok hata yaptım.
- Hayatımda bir sürü hata yaptım.

- Eu cometi muitos erros na minha vida.
- Cometi muitos erros na minha vida.

Hayatımda en önemli kişi sizsiniz.

- Você é a pessoa mais importante de minha vida.
- Você é a pessoa mais importante em minha vida.

Hayatımda dinlediğim en sıkıcı şarkı.

Aquela é a música mais chata que já ouvi.

Hayatımda bir sigara bile içmedim.

Nunca fumei nenhum cigarro em toda minha vida.

Hayatımda hiç daha aç olmadım.

Nunca tive tanta fome na minha vida!

Hayatımda ilk defa Roma'yı ziyaret ettim.

Visitei Roma pela primeira vez na vida.

Hayatımda hiç bu kadar mahcup olmadım.

Eu nunca me senti tão envergonhado em minha vida.

Hayatımda sarı bir denizaltı hiç görmedim.

Nunca vi um submarino amarelo na vida.

Bence ben önceki hayatımda bir prensestim.

Acho que em vida passada fui princesa.

Sanırım, hayatımda ilk kez onu anladım.

Acho que, pela primeira vez na minha vida, eu a compreendi.

Hayatımda hiç bu kadar çok ağaç görmedim.

Eu nunca vi tantas árvores na vida!

Hayatımda hiç böylesine huzurlu bir görüntü görmedim.

Em minha vida toda, nunca vi uma vista tão calma.

Hayatımda hiç böyle bir çetin ceviz görmedim.

Eu nunca vi uma noz tão dura.

Hayatımda bir kez, doğru bir şey yapmak istiyorum.

Só por uma vez na minha vida, eu queria fazer algo direito.

Ah, hayatımda Mary'nin yüzünü bir kez daha görebilsem.

Ah, se eu pudesse ver o rosto de Mary só mais uma vez na vida!

Bu şimdiye kadar hayatımda gördüğüm en yüksek iskele.

Este é o andaime mais alto que já vi na minha vida.

Ben hayatımda bu kadar kötü bir cinsel organ görmedim

Eu nunca vi um órgão sexual tão ruim na minha vida

Hayatımda asla böyle bir şey duymadım ya da görmedim.

Eu nunca vi ou ouvi tal coisa na minha vida.

O, hayatımda şimdiye kadar gördüğüm en ufak hamam böceğiydi.

Aquela foi a menor barata que eu vi em toda a minha vida.

Ben hayatımda öğrenmem gereken her şeyi bir kardan adamdan öğrendim.

Tudo que alguém precisa saber sobre a vida eu aprendi com um boneco de neve.

Ben, hayatımda böyle bir şeyi asla görmedim, bir kez değil!

Nunca vi tal coisa em minha vida, nem uma vez!

Bu inanılmaz zorluğu aşmıştı. Ve ben de hayatımda yaşadığım zorlukları aştığımı hissettim.

de que ele conseguia ultrapassar esta dificuldade incrível. E senti que, na minha vida, estava a ultrapassar as dificuldades que tinha.