Translation of "Bekleyen" in Polish

0.003 sec.

Examples of using "Bekleyen" in a sentence and their polish translations:

Bekleyen yırtıcı kuşlara da.

I drapieżnym ptakom.

Dışarıda bekleyen bir taksi var.

Na zewnątrz czeka taksówka.

Kapıda sizi bekleyen bir adam var.

Mężczyzna czeka na ciebie przy drzwiach.

Kütüphanenin önünde bekleyen bir sürü öğrenci vardı.

Tłum studentów czekał przed biblioteką.

Anneyi bekleyen uzun karanlık, dayanıklılığını ve kabiliyetini sınayacak.

Nadciągająca długa noc podda próbie jej wytrzymałość i umiejętności.

Ama gecenin derinliklerinde keşfedilmeyi bekleyen bir okyanus dolusu bulgu hâlâ var.

Ale noc kryje przed nami jeszcze ocean odkryć do zbadania.

Belki de hayatımızdaki tüm ejderhalar, sadece bir zamanlar güzel ve cesur görmeyi bekleyen prenseslerdir.

Być może wszystkie smoki w naszym życiu to księżniczki, które tylko czekają, aby zobaczyć, jacy jesteśmy piękni i odważni.