Translation of "Hazırlamak" in French

0.007 sec.

Examples of using "Hazırlamak" in a sentence and their french translations:

Ben kahvaltı hazırlamak zorundayım.

Je dois faire le petit déjeuner.

- Kahvaltılarını hazırlamalıyım.
- Kahvaltılarını hazırlamak zorundayım.

Je dois préparer leur petit déjeuner.

Ve çocuklar için eşsiz ortamlar hazırlamak istiyorlar.

pour créer des environnements uniques pour les enfants.

Bir stratejiyi özenle hazırlamak için ara verelim.

Demandons un arrêt de jeu et élaborons une stratégie.

Hazırlamak için biraz daha zamana ihtiyacımız var.

Nous avons besoin d'un peu plus de temps pour nous préparer.

Bildiğim kadarıyla, ben bir aşçıyım. Yaptığım tek şey yemek hazırlamak.

En ce qui me concerne, je suis cuisinier. La seule chose que je fais est de préparer la nourriture.

Öğretmen bana konuşmamı hazırlamak için daha çok zaman harcamam gerektiğini söyledi.

Mon professeur m'a dit que j'aurais dû passer davantage de temps à préparer mon exposé.

Yunanlılar virgülü icat ettiler, edebiyatları için değil, oyuncuları için, onları yaklaşan uzun bir cümleye hazırlamak için derin bir nefes almaya ikna etmek; bu nedenle virgül, duraklama noktasını temsil eder.

Les Grecs inventèrent la virgule, non pour leur littérature mais pour leurs acteurs, pour les avertir de prendre une longue inspiration en préparation d'une longue phrase à venir ; une virgule représente donc une pause.