Translation of "Yemek" in Japanese

0.029 sec.

Examples of using "Yemek" in a sentence and their japanese translations:

- Yemek zorundayım.
- Yemek yemek zorundayım.

- 私は食べなければいけない。
- 食べなきゃ。

Yemek yemek istemiyorum.

食べたくない。

Kaşığınız yoksa yemek yemek,

スプーンがなければ手で食べます [インド/ブルキナファソ]

Kimse yemek yemek istemedi.

誰も食べたくなかった。

- Yemek zorundasın.
- Yemek zorundasınız.

食べなきゃダメだ。

Zamanında yemek yemek önemlidir.

時間通りに食べるのは重要です。

Yemek çubukları ile yemek yemek zor mu?

はしで食べるのは難しいですか。

Yemek yemek için zaman ayırın.

食事はゆっくりとるようにしなさい。

Canım hiç yemek yemek istemiyor.

- 僕は全然食べる気がしない。
- 何も食べたくないんだ。

Yemek çubuklarıyla yemek zor mu?

はしで食べるのは難しいですか。

Canım çok yemek yemek istemiyor.

私は食欲がない。

Yemek yemek için dışarı çıkacağım.

食べに行ってくるよ。

Örneğin, yemek.

例えば 食生活を見ると

yemek yapma.

調理台 [インド/マラウイ]

Bu yemek.

これは食べ物です。

Yemek yiyorum.

今食事中。

Yemek yemelisin.

食べた方がいいよ。

Yemek güzel.

あの食品はいいです。

Yemek soğudu.

食べ物は冷たくなった。

Yemek burada.

食べ物が届きました。

Yemekler arasında yemek yemek iyi değildir.

間食するのはよくない。

Yemek yemek için yeterli zamanımız var.

食事をする時間はたっぷりある。

Yemek yemek için çok zamanımız var.

食事をする時間はたっぷりある。

- Yemek hazır mı?
- Yemek oldu mu?

食べ物の準備はできてる?

O, yemek yemek için dışarı gitti.

彼は外食した。

Yemek yemek için yeterli zamanım yok.

- 食べてる余裕ないんだよ。
- 食べてる時間ないんだよ。

- Yemek yiyeceğim.
- Yemek yerim.
- Yerim.
- Yiyeceğim.

食べる。

- Ne yemek istersiniz?
- Ne yemek istersin?

何食べたい?

Öğünler arasında yemek yemek kötü bir alışkanlıktır.

間食はよくない習慣だ。

Japonya'da trenlerde ve otobüslerde yemek yemek terbiyesizliktir.

日本ではバスや列車の中で物を食べるのは行儀が悪い。

Bu yaz canım hiç yemek yemek istemiyor.

今年の夏は全く食欲がない。

Evimizde yemek yemek için gelmek ister misin?

うちに夕食を食べにきませんか。

Onunla yemek yemek için bir randevum var.

私は彼と夕食の約束がある。

Aşırı yemek yiyordum.

過食と自己嘔吐を繰り返しました

Bolca yemek var.

‎餌にも困らない

Yemek yemeye gidelim.

食事に行きましょう。

Emeksiz yemek olmaz!

苦労なくしてもうけなし。

Yemek sıcakken yiyelim.

温かいうちに食べよう。

Şarap yemek yapabilir.

ワインが食事の決め手です。

Bıçakla yemek kabalıktır.

ナイフで物を食べるのは不作法だ。

Nereye yemek yiyeceğiz.

食事、どこに行きましょうかね?

Çok yemek anormaldir.

- そんなに食べるのは異常だ。
- そんなにたくさん食べるのは異常だ。

Yemek güzel kokuyor.

その料理はおいしそうなにおいがする。

Yemek arabası nerede?

食堂車はどこにありますか。

Yemek yedin mi?

ごはん食べたの?

Şimdi yemek pişiriyorum.

今料理をしています。

Önce yemek yiyelim.

まずは食べよう。

Yemek zorunda değilsiniz.

- 食べないでいいよ。
- 食べなくてもいいよ。

Sen yemek yersin.

あなたは食べ物を食べる。

Bu yemek pişmemiş.

この食べ物は生だ。

Suşi yemek istiyorum.

私はすしを食べたい。

Artık yemek istemiyorum.

- 私はもう食べたくない。
- もう食べたくない。
- もうこれ以上食べたくない。
- もう食べたくないよ。

Yemek yerken okumamalısın.

食べながら読んではいけません。

Canım yemek istemiyor.

食欲なんてありません。

Bunu yemek istemiyorum.

- これを食べたくない。
- これを食べたくありません。

Biftek yemek istiyorum.

ステーキ食べたい。

Nerede yemek istersin?

どこで食べたい?

Yemek için teşekkürler.

ご馳走様でした。

- Yemek yiyemiyorum.
- Yiyemem.

- 私は食べられない。
- 私は食べれない。

Sınıfta yemek yemeyin.

授業中は食事しないこと。

Tom yemek pişiriyor.

トムは料理する。

Ne yemek istersiniz?

- 何を召し上がりますか。
- 何が食べたいですか。
- 何を食べたいですか?

Okurken yemek yeme.

本を読みながら食事をしてはいけません。

Taro, yemek hazır.

- 太郎、ご飯ですよ。
- 太郎、夕飯できたわよ。

Bob yemek pişirebilir.

ボブは料理ができる。

Birlikte yemek yiyelim.

一緒に食べに行きましょう。

Ne yemek istiyorsun?

- 何が食べたいですか。
- じゃ、何が食べたいですか。
- 何食べたい?

Taro, yemek hazır!

太郎、ご飯ですよ。

Yemek çok iyiydi.

食事は非常によかった。

Yemek yiyebilir miyim?

食べてもいいですか?

Bir yemek yedim.

食事した。

Tom yemek yapamaz.

トムは料理ができないよ。

Tom yemek yedi.

トムは食べた。

Tom yemek yemeli.

トムは食べた方がいいよ。

Pizza yemek istiyorum.

ピザ食べたい。

Çalışmazsan yemek yemezsin.

働かざるものは食うべからず。

Çalışmazsan, yemek yememelisin.

働かざるものは食うべからず。

Peynir yemek istiyorum.

チーズが食べたいな。

Yemek pişirebilir misin?

あなたは食事を作ることが出来ますか。

Yemek yemezsen, ölürsün.

人は食事を取らなければ死んでしまう。

Sevdiğiniz yemek hangisi?

- 好きな食べ物は何ですか?
- 好きな食べ物は?

Çalışmazsan yemek yiyemezsin.

- 働かざるものは食うべからず。
- 働かざる者食うべからず。

Burada yemek istemiyorum.

ここでは食べたくない。

Mango yemek istiyorum.

マンゴーが食べたい。

Yemek yemeyi bitirdim.

食べ終わったよ。

Dışarıdan yemek söyleyelim.

- テイクアウトしよう。
- 持ち帰りにしよう。

Pizza yemek istedim.

ピザを食べたかった。

Raffle's'da yemek yemek istiyorsan, haftalar önceden rezerve ettirmelisin.

ラッフルズで食事したければ、数週間前に予約しなければならない。

- Anne mutfakta yemek pişiriyor.
- Annem mutfakta yemek pişiriyor.

母は現在台所で料理をしています。

"Acıkıyorum. "Ben de." "Yemek yemek ister misin?" "Tamam."

「お腹減ってきた」「僕も」「ご飯にする?」「うん」

Onun canı bazen Japon tarzı yemek yemek istiyor.

時々、和食が食べたくなります。