Translation of "Gördüklerini" in English

Olayı gördüklerini bildirdiler.

They reported seeing the incident.

O, gördüklerini onlara bildirdi.

He reported to them what he had seen.

Gördüklerini polise anlatmak zorundasın.

You have to tell the police what you saw.

Onların birbirlerini gördüklerini bilmiyordum.

I didn't know that they were seeing each other.

Tom gördüklerini detaylı olarak açıkladı.

Tom explained in detail what he had seen.

Bana genellikle Fransızca rüya gördüklerini söylediler.

- They told me that they often dreams in French.
- They told me they often dreams in French.

Misafirlerden biri bana onların senin Tom'u öptüğünü gördüklerini söyledi.

One of the guests told me that they saw you kissing Tom.

Tanıklar Dan'i kentteki hemen hemen her yerde gördüklerini bildirdiler.

Witnesses reported seeing Dan almost everywhere in the town.

Hem Tom hem de Mary John'un Alice'e vurduğunu gördüklerini söylediler.

Tom and Mary both said they saw John hit Alice.

Tom ve Mary, John'u bu sabah otobüsü beklerken gördüklerini söylediler.

- Tom and Mary said they saw John waiting for the bus this morning.
- Tom and Mary said that they saw John waiting for the bus this morning.

- Tom bana Avustralya'da gördüklerini anlattı.
- Tom bana Avustralya'da gördüklerinden söz etti.

Tom told me about what he saw in Australia.

Tom daha önce Mary'yi John'la birlikte birden fazla ortamda görmüştü ve sonunda onların birbirlerini gördüklerini anladı.

Tom had seen Mary with John on more than one occasion before and finally figured out that they were seeing each other.