Translation of "Duruyorlardı" in English

Onlar bir sırada duruyorlardı.

They were standing in a row.

Onlar odanın ortasında duruyorlardı.

They stood in the middle of the room.

Tom ve Mary birbirlerine yakın duruyorlardı.

Tom and Mary were standing close to each other.

Tom ve Mary kapının hemen dışında duruyorlardı, birbirlerine fısıldıyorlardı.

Tom and Mary were standing just outside the door, whispering to each other.

Tom ve Meryem dün geceki partide birbirlerine takılıp duruyorlardı.

Tom and Mary were paying each other out at the party last night.

- Tom ve Mary bir saattir aynanın karşısında duruyorlardı zaten.
- Tom ve Mary bir saat kadar aynanın karşısında duruyorlardı zaten.
- Tom ve Mary bir saattir aynanın önünde duruyor.

Tom and Mary have been standing in front of the mirror for an hour already.